Zamandan sorumsuzdum
bir yelkovan kesti ömrümü
Rabbim durdur,
çok kan kaybetti takvimim.
Sırtındayım dolunayın.
Işık görmem.
Parça parça zulme mahzar oldu nesfim
Kutlu bilir her zalim
Hey Hak!
yırtılmıyor ışığını kesen göz zarım
Bir yalnızlığın karanlığı yol gösterir kör benliğime
Ben oluruz,
Biz ölürüz,
Sen dirilir hepsi.
Belki hiç bilmeden öleceğim Hangi suskunluk treni ulaşır İçindeki duraksız sessizliğe Merhamet, miğferi delik yalnız asker Elimden tut diyorum çünkü Sen tuttukça beliren bir kalabalık var göğsümde Ezgisinden kopuk bir zincirle bağlanmışken sûni gün doğumlarına Şimdi hangi vakitte öleceğimi bilmemek acziyetim değil hakkımdır Cellat kılıcı altındaki kelle kadar Özgürüm bu dünyada Elimden tut diyorum çünkü o zaman Hiçbir saat yetmiyor kalp atışlarımı saymaya Zarif kıyım fabrikasyon adamlar, Hiçbir genç kızın günlük tutanağında adı geçmemiş adamlar Aşkı anlatıyor ekranlarlarda. Sûretini mesai saatlerinden almış Esnaf gülüşlü kadınlar Tebessümünü kablosuz heyecanlara bağlayan çocuklar arasında Elimden tut diyorum çünkü Yeni bir yuva inşa etmeliyiz Toprağı katışıksız ve bize ait tuğlalardan
Yorumlar
Yorum Gönder