Cümle tesellileri arasında duygu değişimleri yaşamaktan yoruldum. Kalp denen organ bu kadar mı değersizleşti yahu? İnsanlar birbirine güvenmek için artık sözleşme metinleri mi düzenlemeli anlamıyorum ki... "Bakınız küçük hanım, yıllardır kimseye meyil etmediğim kalbimle size meftun olacağız fakat, anamı ağlatmamanız üzerine bir sözleşme yapmalıyız."
"iş bu sözleşmenin taraflarca bozulması halinde sezarın hakkı sezara verilmeli, tarafların beslediği hayaller ve geleceğe yönelik duygu birikimleri kireç kuyusuna atılıp yakılmalıdır ki, tekrar tarafların önüne çıkıp onları yerle bir etmesin diye.Ayrıca O zaman dilimini hatırlatacak şarkılar, müyap'a taraflarca ödenecek bir bedel ile piyasadan kaldırılmalıdır."
Ben cümlelerle ifade edemediğim duygularımı ne yapacağım peki? Şu kalbimdeki ayaklanmış sokak piçlerini ne ile teselli edeceğim ki, yakmasınlar ruhumu...
Eh güzel kadın, hiç yanımda hasta olmadın ki, tependeki sandalyede sabahlayıp, inlemelerinde terini sildiğimi göresin. Hiç aynı evi paylaşmadık ki, o evin tek anlamının Allah'a inanmak ve sen olduğunu ifade edeyim bakışlarımla.Eksiklerimizi hatalarımı örtecek bir pamuk ipliği bile örmedik seninle el ele tutuşmamızın bile haram kılındığı inançlarımızın içinde. Senin korkularının beni uyutmadığı geceleri, yanımda olmazsan nasıl bileceksin ki?
"bu gece seni düşündüm uyumadım, senin için çok ağladım.Vallaha!"
Nasipten ötesinin boş olduğunu bu oyun ve eğlence diyarı dünyada benden nasıl bir yapay sendrom beklersin, bilmem ki...Şimdi beklediğin cümleleri versem, sence evliyken de gece gündüz tüm şefkatimle seni anlayacağımı umacak mıydın? Bunu bilebilir misin? "Seviyorum demekle olmuyor, bana şunu demeliydin, ben şunu deyince senin bunu demen gerekirdi..."
Evcilikler ve evlilikler... Biz hangisine hazırız?
Yorumlar
Yorum Gönder