Ana içeriğe atla

Vesselam

Aslında bir selamına bakar hepsi. İçimde yıkılan köprüler ve evladını ameliyatında yitirmiş doktor sızlanması. Hepsi bir merhaba ile ayaklanıp toparlar bu kenti. İmkansızlığının bombabaladığı tüm yoksul savaş haneleri unutur, geri döner başka kalplere mülteci güvenim. Benim merhabadan öte cümlem yok sana. Ötesi yok bu dilsizliğin. Sana adınla seslenmek nasılsın derken, atlayış binlerce fit yükseklerden. Sen cevap yazmadıkça açılmıyor paraşüt. Ve bu bilmem kaçıncı kazıyışı dostlarımın beni asfalttan. muhteşem gece kulübü yaşamlarından gözlerini alıp baksan aslında gözlerime, sadece sevgiyi vereceğim yüreğine. Üstelik binlerce şişe votkanın veremediği bir imam nikahı mutluluğu. Gözleri boyasını senden almış evlatlar... Akranlarının şirin kedi resimlerini evlat gibi paylaştığı saatlerde kızımızın ilkokul fotoğrafları asılı olacak odamızda. Fotoğraf duvarda olacak sen kollarımda. Sosyal medyalarda ekürili Kış turizmine inat,  limonlu kekikli çorba içiriyor olacağım sana iyileş diye. Sonra dünyayı dolaşırız belki el ele. 
Bilemiyorum sorunun ne olduğunu ya da hangi nasibimde nasıl bir sorun bulduğumu...


Belki de saatlerimizi yanlış kurduk ki
Düştük çok beklemeli bir yalnızlığa. 
Sanki tek sevda sancısı bendeymiş gibi anlamsız önemseyişlerim yaralarımı...
Çok görme ilk sevişim bir imkansızlığı. 
İşten kaytaran tüm metaforlarım sebep oldu bu düz anlatımlarıma.
Yoksa çok yıldızlı ve gökyüzü dolu açardım ağzımı sana.
Zenginliğin içinde zeytine muhtaç kalmaktır şair sevmesi. Sağın solun cümle doluyken dilsiz oturmak lüzumsuz bir bilimsel paragrafın sırtında. Çok Cemil Meriç bugün satırlarım.
Utanmasam gülüşünü görememek üzerine yunan mitolojilerinden tanrılar kurban edeceğim.
Vesselam...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

gerçekten eve lazım olan camiye haram mıdır?

Mısırdaki olaylar için sosyal medyada Mursi'ye destek iletileri yazınca Salih hocamdan gelen değerlendirme ile geçen diyaloğu sunmak isterim. (özelden değildir, paylaşım altında yorumdur o yüzden paylaşıyorum.) "Sevgili Mihraç..Ha Mursi ha mübarek. Bunların hepsi batının adamları. Mısırda olan biten şeyler Amerikanın at ve uşak değiştirmesinden başka birşey değil. Olan zavallı Mısır halkına oluyor. Yakın tarihte dünyada İslami karakterli gözüken bir tane hareket yoktur ki Batı menşeili olmasın. Sakal bırakmakla müslüman olunmuyor. Müslüman isen önce emperyalizme-soyguna karşı çıkacaksın. Çünkü İslam hristiyanlığın (batının) "bir yanağına tokat atana öbür yanağını çevir" anlayışına karşı "kısas" ı yani adaleti koymuştur. Mısırlılar tekbir getirip birbirlerini kırsınlar ancak. Ama bizler Mısır dan önce Doğu Türkistan'a Kerkük'e Talefer'e bakalım. Çünkü eve lazım olan camiye haramdır. Selamlarımla." Sayın hocam, Mursi; Seyyid Kutub'd

bizim olan şiir

Belki hiç bilmeden öleceğim Hangi suskunluk treni ulaşır İçindeki duraksız sessizliğe Merhamet, miğferi delik yalnız asker Elimden tut diyorum çünkü Sen tuttukça beliren bir kalabalık var göğsümde Ezgisinden kopuk bir zincirle bağlanmışken sûni gün doğumlarına Şimdi hangi vakitte öleceğimi bilmemek acziyetim değil hakkımdır Cellat kılıcı altındaki kelle kadar Özgürüm bu dünyada Elimden tut diyorum çünkü o zaman Hiçbir saat yetmiyor kalp atışlarımı saymaya Zarif kıyım fabrikasyon adamlar, Hiçbir genç kızın günlük tutanağında adı geçmemiş adamlar Aşkı anlatıyor ekranlarlarda. Sûretini mesai saatlerinden almış Esnaf gülüşlü kadınlar Tebessümünü kablosuz heyecanlara bağlayan çocuklar arasında Elimden tut diyorum çünkü Yeni bir yuva inşa etmeliyiz Toprağı katışıksız ve bize ait tuğlalardan

Adının Anlamı

Adının anlamı bir kalp hastalığı olmalı. Yoksa her neyin var sorusunda sol göğsümü tutmamın açıklaması  basit bir grip olamaz. Öksürsem geçen bir gıcık değil özlemin.  Ülkelerin bölünüp insanların ekin gibi biçildiği bu dönemde aklımın meşguliyetini izah etmek için sözlükteki gerekli kelime adındır sanıyorum. Adının anlamı bir şarkı olmalı. Nakaratı hızlanan bir kalp çarpıntısı. Sadece Yılkı atları aşk için koşar. Babamdan miras aldığım işçilikle ancak yük beygiri tutkusu denir benimkine. Akşamları eve getirdiğim ekmeğin arasında durur gülüşün. Sen anlamazsın şimdi ne demek istediğimi. Zaten anlasan bir yüreğin sızısını, güzel kalamazdın. Galib'den bu yana ırsi yoksulluğu vardır şairlerin. Hep o güzeli anlatacak cümleyi ararlar. Galiba bulamamayı seviyorlar. Adının anlamı bir çıkmaz sokak olmalı. Şehir planmalarına inat, kocasını bekleyen kadınların fasülye kırıp yün çırptığı. Hani "buradan neden bilimadamı çıkmaz?" dediğimiz türden. Şair olur iki çeşitten fazla yemek p